حِزْبُ الإِماَمِ النَّوَوِي
بِسْمِ اللهِ، اَللهُ أَكْبَرْ، اَللهُ أَكْبَرْ، اَللهُ أَكْبَرْ أَقُولُ عَلَى نَفْسِي، وَعَلَى دِينِي، وَعَلَى أَهْلِي، وَعَلَى أَوْلاَدِي، وَعَلَى ماَلِي، وَعَلَى أَصْحاَبِي، وَعَلَى أَدْياَنِهِمْ، وَعَلَى أَمْواَلِهِمْ، أَلْفَ بِسْمِ اللهِ.
اَللهُ أَكْبَرْ، اَللهُ أَكْبَرْ، اَللهُ أَكْبَرْ أَقُولُ عَلَى نَفْسِي، وَعَلَى دِينِي، وَعَلَى أَهْلِي، وَعَلَى أَوْلاَدِي، وَعَلَى ماَلِي، وَعَلَى أَصْحاَبِي، وَعَلَى أَدْياَنِهِمْ، وَعَلَى أَمْواَلِهِمْ، أَلْفَ أَلْفِ بِسْمِ اللهِ.
اَللهُ أَكْبَرْ، اَللهُ أَكْبَرْ، اَللهُ أَكْبَرْ أَقُولُ عَلَى نَفْسِي، وَعَلَى دِينِي، وَعَلَى أَهْلِي، وَعَلَى أَوْلاَدِي، وَعَلَى ماَلِي، وَعَلَى أَصْحاَبِي، وَعَلَى أَدْياَنِهِمْ، وَعَلَى أَمْواَلِهِمْ، أَلْفَ أَلْفِ لاَحَوْلَ وَلا قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ.
بِسْمِ اللهِ، وَبِاللهِ، وَمِنَ اللهِ، وَإِلَى اللهِ، وَعَلَى اللهِ، وَفِي اللهِ، وَلا حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاّ بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظيِمِ.
بِسْمِ اللهِ عَلَى ديِنيِ، وَعَلَى نَفْسِي، وَعَلَى أَوْلاَدِي. بِسْمِ اللهِ عَلَى ماَلِي، وَعَلَى أَهْلِي، بِسْمِ اللهِ عَلَى كُلِّ شَيْئٍ أَعْطاَنِيهِ رَبِّي، بِسْمِ اللهِ رَبِّ السَّماَواَتِ السَّبْعِ وَرَبِّ الأَرَضِينَ السبع وَرَبِّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ.
بِسْمِ اللهِ الَّذِي لاَيَضُرُّ مَعَ اِسْمِهِ شَيْئٌ فِي الأَرْضِ وَلاَ فِي السَّماَءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَليِمُ (3).
لهَ إِلاَّ اللهُ. اَللهُ أَعَزُّ وَأَجَلُّ وَأَكْبَرُ مِمَّا أَخاَفُ وَأَحْذَرُ.–بِسْمِ اللهِ خَيْرَ الأَسْماَءِ فِي الأَرْضِ وَفِي السَّماَءِ، بِسْمِ اللهِ أَفْتَتِحُ وَبِهِ أَخْتَتِمُ، اَللهُ اَللهُ اَللهُ اَللهُ رَبِّي لاَ أُشْرِكُ بِهِ شَيْئاً. اَللهُ اَللهُ اَللهُ اَللهُ رَبِّي لاَ إِ
بِكَ اَللَّهُمَّ أَعُوذُ مِنْ شَرِّ نَفْسِي، وَمِنْ شَرِّ غَيْرِي، وَمِنْ شَرِّ ماَ خَلَقَ رَبِّي وَذَرَأَ وَبَرَأَ، وَبِكَ اَللَّهُمَّ أَحْتَرِزُ مِنْهُمْ، وَبِكَ اَللَّهُمَّ أَعُوذُ مِنْ شُرُورِهِمْ، وَبِكَ اَللَّهُمَّ أَدْرَأُ فِي نُحُورِهِمْ، وَأُقّدِّمُ بَْينَ يَدَيَّ وَأَيْديِهِمْ.
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحيِمِ. قُلْ هُوَ اللهُ اَحَدٌ اَللهُ الصَّمَدُ لَمْ يَلِدْ وَلَمْ يُولَدْ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ كُفُوًا اَحَدٌ (3)
وَمِثْلُ ذَلِكَ عَنْ يَمِينِي وَعَنْ أَيْماَنِهِمْ، وَمِثْلُ ذَلِكَ عَنْ شِماَلِي وَعَنْ شَماَئِلِهِمْ، وَمِثْلُ ذَلِكَ عَنْ أَماَمِي وَعَنْ أَماَمِهِمْ، وَمِثْلُ ذَلِكَ مِنْ خَلْفِي وَمِنْ خَلْفِهِمْ، وَمِثْلُ ذَلِكَ مِنْ فَوْقِي وَمِنْ فَوْقِهِمْ، وَمِثْلُ ذَلِكَ مِنْ تَحْتِي وَمِنْ تَحْتِهِمْ، وَمِثْلُ ذَلِكَ مُحيِطٌ بِي وَبِهِمْ.
اَللَّهُمَّ إِنَّي أَسْأَلُكَ لِي وَلَهُمْ مِنْ خَيْرِكَ بِخَيْرِكَ الَّذِي لاَ يُمْلِكُهُ غَيْرُكَ.
اَللَّهُمَّ اجْعَلْنِي وَإِيَّاهُمْ فِي عِباَدِكَ، وَعِياَذِكَ، وَجِوَارِكَ، وَأَماَنِكَ، وَحِزْبِكَ، وَحِرْزْكَ، وَكَنَفِكَ، مِنْ شَرِّ كُلِّ شَيْطاَنٍ وَسُلْطاَنٍ وَإِنْسٍ وَجاَنِّ وَباَغٍ وَحاَسِدٍ وَسَبُعٍ وَحَيَّةٍ وَعَقْرَبٍ، وَمِنْ شَرِّ كُلِّ داَبَّةٍ أَنْتَ آخِذٌ بِناَصِيَتِهاَ. إِنَّ رَبِّي عَلَى صِراَطٍ مُسْتَقِيمٍ.
حَسْبِيَ الرَّبُّ مِنَ الْمَرْبُوبِينَ، حَسْبِيَ الْخاَلِقُ مِنَ الْمَخْلُوقِينَ، حَسْبِيَ الرَّازِقُ مِنَ الْمَرْزُوقِينَ، حَسْبِيَ السَّاتِرُ مِنَ الْمَسْتُورِينَ، حَسْبِيَ النَّاصِرُ مِنَ الْمَنْصُورِينَ، حَسْبِيَ الْقاَهِرُ مِنَ الْمَقْهُورِينَ، حَسْبِيَ الَّذِي هُوَ حَسْبِي، حَسْبِي مَنْ لَمْ يَزَلْ حَسْبِي، حَسْبِيَ اللهُ وَنِعْمَ الْوَكيِلُ، حَسْبِيَ اللهُ مِنْ جَمِيعِ خَلْقِهِ
(إِنَّ وَلِيَ اللهُ الَّذِي نَزَّلّ الْكِتاَبَ وَهُوَ يَتَوَلَّى الصَّالِحِينَ) (وَإِذاَ قَرَأْتَ الْقُرْآنَ جَعَلْناَ بَيْنَكَ وَبَيْنَ الَّذِينَ لاَ يُؤْمِنُونَ بِالآخِرَةِ حِجاَباً مَسْتُوراً، وَجَعَلْناَ عَلَى قُلُوبِهِمْ أَكِنَّةً أَنْ يَفْقَهُوهُ، وَفِي آذاَنِهِمْ وَقْراً، وَإِذاَ ذَكَرْتَ رَبَّكَ فِي الْقُرْآنِ وَحْدَهُ وَلَوْا عَلَى أَدْباَرِهِمْ نُفُوراً، فَإِنْ تَوَلَّوْا فَقُلْ: (حَسْبِيَ اللهُ لاَ إِلهَ إِلاَّ هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ) (7)
لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ الْعَلِيَّ الْعَظِيمِ (3)
وَصَلَّى اللهُ عَلَى سَيِّدِناَ مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمَ.
خَبَأْتُ نَفْسِي (وَأَهْلِي وَأَصْحاَبِي) فِي خَزاَئِنِ بِسْمِ اللهِ، أَقْفاَلُهَا ثِقَتِي بِاللهِ، مَفاَتِحُهاَ لاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ، أُداَفِعُ بِكَ اَللَّهُمَّ عَنْ نَفْسِي (وَعَنْ أَهْلِي وَعَنْ أَصْحاَبِي) ماَ أُطِيقُ وَماَ لاَ أُطيِقُ، لاَ طاَقَةَ لِمَخْلُوقٍ مَعَ قُدْرَةِ الْخاَلِقِ.
حَسْبِيَ اللهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ. وَصَلَّى اللهُ عَلَى سَيِّدِناَ مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمَ (3).
“Canımın, dinimin, ailemin, çocuklarımın, malımın, dost ve arkadaşlarımla onların dinlerinin ve mallarının korunması için Bismillahi Allah’u ekber, Allah’u ekber, Allah’u ekber diyerek başlarım. Canımın, dinimin, ailemin, çocuklarımın, malımın, dost ve arkadaşlarımla dinlerinin ve mallarının korunması için binlerce Bismillahi Allah’u ekber, Allah’u ekber, Allah’u ekber. Canımın, dinimin, ailemin, çocuklarımın, malımın, dost ve arkadaşlarımla dinlerinin ve mallarının korunması için milyonlarca Bismillahi Allah’u ekber, Allah’u ekber, Allah’u ekber, ve milyonlarca Lâ havle velâ kuvvete illâbillâhi’l-aliyyi’l azim.”
“Allah’ın adıyla korunurum, Allah ile kuvvet bulurum, Allah’tan yardım dilerim. Allah’a sığınırım, Allah’a güvenip dayanırım ve Allah’da fena bularak kendimden geçerim. (Zira) yüce ve büyük olan Allah’tan başkasında güç ve kudret yoktur.
“Allah’ın adıyla dinimin, canımın ve çocuklarımın korunmasını isterim. Bismillah diyerek malımın, ailemin, dost ve arkadaşlarımın korunmasını isterim. Bismillah diyerek Rabbimin bana verdiği her şeyin korunmasını isterim. Yedi gök, yedi arz ve büyük arş’ın sahibi olan Rabbimin adıyla korunurum.
Allah’ın adıyla, o Allah’ki adı sayesinde ne yerde ve ne de gökte hibir şey zarar veremez. O her şeyi hakkıyla işiten ve bilendir. (3 defa)
Yerde ve gökte isimlerin en üstünü olan Allah’ın adıyla…
Her şeye Allah’ın adıyla başlar ve yine O’nun adıyla son veririm. Allah, Allah, Allah, Allah Rabbimdir. O’na hiçbir şeyi ortak koşmam. Allah, Allah, Allah, Allah, Rabbimdir. Alah’tan başka ilah yoktur. Allah, korktuğum ve endişelendiğim her şeyden daha güçlü, daha yüce ve daha büyüktür.
Allah’ım! Nefsimin şerrinden, kâinattaki varlıkların kötülüklerinden, yarattığın her şeyin fenalığından yalnızca sana sığınırım. Allah’ım! Onlardan ancak seninle korunabilirim. Allah’ım! Onların kötülüklerinden ancak sana sığınırım. Allah’ım! Onların zararlarını benden ancak sen defedebilirsin. Allah’ım (şerlerinden korunmak için) kendimle onların arasına şu ayetleri koyuyor (Kalkan yapıyor)um:
Bismillahirrahmanirrahim
“Kul huvellahu ahad. Allahussamed lem yelid velem yuled velem yekün lehu küfüven ahad. (3 defa)
“De ki: O Allah birdir, Samed’dir. (Hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır). O doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. Ve hiçbir şey O’nun dengi değildir”.
Aynı şekilde kendi sağımdan ve onların (aile efradımın, dost ve arkadaşlarımın) sağından, kendi solumdan ve onların solundan, kendi önümden ve onların önünden, kendi arkamdan ve onların arkasından, kendi üstümden ve onların üstünden, kendi altımdan ve onların altından, her yönden beni ve onları kuşatan bütün kötülüklerden korunmak için de bu ayetleri (ihlâs suresini) kalkan yapıyorum.
Allah’ım! Senden, Senden başkasının sahip olamadığı lutfun ile kendim, ailem, çocuklarım, dost ve arkadaşlarım için iyilikler ve güzellikler isterim.
Allah’ım! Beni, ailemi, çocuklarımı, dost ve arkadaşlarımı kendilerine lütufta bulunduğun has kullarının içine dâhil et, koruman altına, civarına ve himayene alarak şeytanın, zorbaların, ins ve cinlerin, diktatörlerin, hasedçilerin, yırtıcı hayvanların, yılan ve akreplerin şerrinden; perçeminden tuttuğun tüm canlıların kötülüklerinden muhafaza eyle. Şüphesiz Rabbim doğru yol üzere (hak ve adaletle hükmedendir) ve sen her şeye gücü yetensin.
Kullara karşı her şeyin sahibi olan Rabbim bana yeter. Mahlûkata karşı her şeyin yaratıcısı olan yaratıcım bana yeter. Allah’ın rızkıyla beslenenlere karşı bütün canlıların rızkını veren Allah bana yeter. Günahları gizlenen günahkârlara karşı kullarının günahlarını gizlemek şanından olan yüce Allah bana yeter. Allah tarafından yardım olunan kullara karşı desteğini isteyenlere yardımcı olan Allah bana yeter. Allah’ın izni olmadan hiçbir tasarruf, fayda ve zarar gücü olmayan kullara karşı gücünün önünde durulamayan, yegâne galip olan Allah bana yeter. Bana kâfi olan o meşhur, bilinen yardımcım olanAllah bana yeter. Her zaman bana yeterli olan Allah bana yeter. Allah, bana yeter. Allah, bana yeter. O, ne güzel vekildir. Bütün mahlûkatına karşı Allah bana yeter.
“Hiç şüphesiz, benim velim kitabı indiren Allah’tır ve o Salihlerin koruyuculuğunu(veliliğini) yapıyor.” (A’raf, 196) “Kur’an okuduğun zaman seninle ahirete inanmayanlar arasında görünmez bir perde kıldık ve onların kalpleri üzerine, onu kavrayıp anlamalarını engelleyen kabuklar, kulaklarına da bir ağırlık koyduk. Sen Kur’an’da sadece Rabbim bir ve tek (ilah olarak) andığın zaman,’nefretle kaçar vaziyette gerisin geriye giderler.(İsra, 45–46) “Eğer onlar yüz çevirirlerse, de ki: ‘Bana Allah yeter. O’ndan başka ilah yoktur. Ben O’na tevekkül ettim ve büyük arşın Rabbi O’dur!” (7 defa ) (Tevbe, 129)
Büyük ve yüce olan Allah’tan başkasında güç ve kudret yoktur.(3defa)
Efendimiz Hz. Muhammed’e, yakınlarına, dost ve arkadaşlarına Allah’ın salât ve selamı olsun.
Kendimi, (ailemi, dost ve arkadaşlarımı) Bismillah hazinesinde sakladım. Kilidi Allah’a güvenip tevekkül etmem, anahtarı ise La kuvvete illa billah (Allah’ın gücünden başka güç yoktur)dır. Allah’ım! Kendimden (aile, dost ve arkadaşlarımdan) gücümün yettiği ve yetmediği her şeyi ancak senin (desteğin)le savabilirim. Yaratıcının kudreti karşısında yaratılmışların hiçbir güç ve kudretleri yoktur. Bana Allah yeter. O, ne güzel vekildir. Büyük ve yüce olan Allah’tan başkasında güç ve kudret yoktur. Efendimiz Hz. Muhammed’e, yakınlarına, dost ve arkadaşlarına Allah’ın salât ve selamı olsun.(3 defa)
Malasef Yorumlar Kapalı.